Bu yeni tür, çalışmalarıyla anılan ve büyük emek harcamış olan merhum Prof. Dr. Salih Doğramacı’nın soyadına ithafen “Talpa levantis dogramacii” adı verildi.
Sahada yapılan gözlemler sonucunda, tespit edilen köstebek türünün Batı Karadeniz bölgesinde yayıldığı belirlendi.
Prof. Dr. Kefelioğlu, AA muhabirine verdiği demeçte, OMÜ Profesör Doktor Salih Doğramacı Memeli Hayvanlar Koleksiyonu’nun Prof. Dr. Doğramacı tarafından 1970’li yıllardan bu yana Türkiye’den toplanan memeli hayvan örnekleriyle oluşturulduğunu ve önemli memeli türlerini içerdiğini ifade etti.
Prof. Dr. Boris Krystufek, Rainer Hutterer ve Jonas Astrin ile birlikte, koleksiyondaki 200 köstebek üzerinde incelemeler yapıldığını belirten Kefelioğlu, “Bu yeni alt türü belirlemek için morfolojik, kromozomal, karyolojik ve genetik (DNA) analizler gerçekleştirerek bu yeni alt türü dünya memeli faunasına kazandırmış olduk. Bu yeni alt türümüz Batı Karadeniz bölgesinde yayılış gösteriyor ve ismini hocalarımızdan Prof. Dr. Salih Doğramacı’dan almıştır” dedi.
“Koleksiyonun amacı, Türkiye’deki memeli hayvanların biyoçeşitliliğini korumak ve gelecek nesillere aktarmaktır. Yani günümüzden 100 ila 200 yıl sonra dahi bu bölgede hangi memeli hayvanların yaşadığını kayıt altına alıyoruz. Bu hayvanları etiketliyoruz.”
“Hangi bölgelerde hangi memeli hayvanların yaşadığı, nesli tükenmiş olanların neden tükendiği gibi konularda bu tür koleksiyonlar ve müzeler büyük önem taşır. Ayrıca dünyanın çeşitli ülkelerinden bu araştırmaları görmek ve incelemek için gelen araştırmacılarla birlikte çalışıyoruz. Koleksiyonumuzdaki memeli hayvanları doldurarak, bu işleme tahnit yöntemi diyoruz.”
Prof. Dr. Haluk Kefelioğlu başkanlığında Slovenya Doğa Tarihi Müzesi’nde görevli Prof. Dr. Boris Krystufek ile Almanya’da Alexander Koenig Zoolojik Araştırma Müzesi’nde görevli Rainer Hutterer ile Leibniz Hayvan Biyolojik Çeşitliliği Enstitüsü’nde görevli Jonas Astrin, OMÜ Fen Fakültesi’nde Profesör Doktor Salih Doğramacı Memeli Hayvanlar Koleksiyonu’ndaki 200 köstebek üzerinde inceleme yaptı.
Koleksiyon, Türkiye memeli faunasının yaklaşık yüzde 70’ini temsil eden zengin bir koleksiyondur ve daha önce üç yeni tür tanımlandı. Koleksiyon, Türkiye ve dünya için önemli bir arşiv niteliği taşıyor.
Yapılan değerlendirmelere göre Karadeniz bölgesini tehdit eden bu istilacı türün, Batı Karadeniz illerine ve ilimiz Bolu’ya da gelmesi beklenebilir.