Olay, öğle saatlerinde Akınlar Mahallesi'nden geçen Melen Çayı'nın yanında meydana geldi. Köksal Kıbrıs ile Yakup Yaman arasında çıkan tartışma, kısa sürede kavgaya dönüştü. Kıbrıs, yanında bulunan bıçakla Yakup Yaman'ı 15 yerinden bıçaklayıp, başına taşla vurduktan sonra yere düşünce de darp etti. Kıbrıs, otomobilin camlarını da kırıp, cam parçalarını da Yakup Yaman'a fırlattıktan sonra olay yerinden uzaklaştı.
İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ambulansla hastaneye kaldırılan Yakup Yaman, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. Polis tarafından gözaltına alınan Köksal Kıbrıs, ifadesinde suçunu itiraf etti.
YASAK AŞK İDDİASI
Bu arada olaya ilişkin ayrıntılar da ortaya çıkmaya başladı. Köksal Kıbrıs’ın, kendisini aldattığından şüphelenip, otomobille takibe aldığı eşinin, onun iş arkadaşı Yakup Yaman’ın aracına bindiği, Melen Çayı'nın kenarında ıssız bir yerde durunca da olayı gerçekleştirdiği belirtildi. Köksal Kıbrıs’ın, otomobilden indirdiği eşini de olaya müdahale etmeye çalışınca bıçakla korkutup yaklaştırmadığı ifade edildi.
OLAYIN PERDE ARKASI ARALANDI
İş arkadaşının yanında karısını gören Köksal Kıbrıs, cinnet geçirerek katlettiği Yakup Yaman'ın ardından gözaltına alınmıştı. İfadelerine ulaşılmasının ardından Köksal Kıbrıs, eşinin kendisini daha önce aldattığını fakat çocukları olduğu için afettiğini söyledi. Tuğba Kıbrıs ise eşinin kendisinin duygusal boşluklarını dolduramadığını belirtti.
İşte O ifadeler
Köksal Kıbrıs ifadesinde: " Eşim Tuğba Kıbrıs ile aynı fabrikada çalışıyorum. Eşimin vardiyası o gün 00.00-08.00 arasındaydı. Eşim Tuğba Kıbrıs’ın daha önce bir başka kişi ile yaşadığı olayları öğrenip çocuklarımın hatrına affetmiştim. Ama telefonuna uygulama kurdum. Olay günü Tuğba beni aradı. Hastaneye gideceğini söyledi. Programı açıp Tuğba’nın konumunun akınlar merası olduğunu fark ettim. Eşim Tuğba ike maktül Yakup’u sarmal dolaş gördüm. O esnafa kendimi kaybettim. Ne olduğunu hatırlamıyorum. Daha sonra hastanede gözlerimi açtığımda olayı bana tekrar anlattılar. Neler yaptığımı, neler yaşadığımı hatırlamıyorum. Olayın bana anlatılmasının ardından pişmanlık duygusu yaşadım. Ben maktülü öldürmek istemiyordum. Ben elime kanıt geçmesini istiyordum. Çocuklarımı alabilmek için kanıt olması için bölgeye gitmiştim. Pişmanım" ifadlerini kullandı.
Tuğba Kıbrıs ifadesinde ise şunları söyledi: " Yakupla işyerinden arkadaşız. Benim evli olduğumu biliyordu. Kendisine hiç bir zaman dul olduğumu söylemedim. Ama kendisi ile işyerinde olan arkadaşlığımız samimiyete dönmeye başladı. Daha önce yaşadığım veya yaşadığı olayları karşılıklı konuşuyor birbirimizle iyi anlaşıyorduk. Olayın olduğu gün Yakup ile gece vardiyada konuştuk. Sabah buluşmak için görüşmüştük. Köksal vardiyaya geldiğinde ben eve gittim. Çocukları okula gönderdikten sonra öğlen gibi Yakup ile telefonla görüştük. Köksal’ı arayarak hastaneye gideceğimi söyledim. Daha sonra Yakup ile buluştuk. Biraz araba ile gezmemizin ardından olayın olduğu bölgede arabada oturmaya başladık. Yakup ile konuşma yaptığımız esnada Köksal geldi. Daha sonra Yakup’a saldırmaya çalıştı. Beni olay yerinden uzaklaştırıp Yakup’a saldırmaya devam etti. Arabanın arka camını kırıp camlarla Yakup’un boğazını kesti. Daha sonra ben tekrar ayırmak için gittiğimde kasık ve baldırımdan beni de yaraladı. Daha sonra can korkum olduğu için olay yerinden yaya olarak uzaklaştım. Daha sonra ambulans geldi ve ambulans ile hastaneye kaldırıldım. Yakup’un hayatını kaybettiğini hastanede öğrendim. Köksal’ın yaralandığını daha sonra öğrendim. Çocuklarımı çok seviyorum ama Köksal babalık yapamıyordu. Duygusal boşluğumu Yakup dolduruyordu. Köksal olay yerine geldiğinde biz sadece konuşuyorduk. Uygunsuz herhangi bir şeyimiz yoktu. Niye böyle yaptı bilemiyorum."