Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin il başkanları toplantısında konuştu. CHP'deki değişim tartışmalarına değinen Erdoğan şu ifadelerle muhalefete yüklendi:
"YEREL SEÇİMLERE DİĞER TÜM SEÇİMLERDEN DAHA FAZLA ASILMAMIZ GEREKİYOR"
"Seçim sonuçlarının işaret ettiği çizgide çalışmalarımıza şimdiden başladık. Kongremizi 11,5 milyon üyesiyle tüm AK Parti ailesinin dava ve yol arkadaşlığını yenilediği bir ahitleşme törenine dönüştürmekte kararlıyız. Kongremiz bize aynı zamanda 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak seçimler için ihtiyacımız olan sinerjiyi de sağlayacaktır. Hedef ve ölçek büyüklüğümüz mahalli idareler seçimlerine diğer tüm seçimlerden daha fazla asılmamız gerekiyor.
"DÜN BABA-OĞUL VİDEOSU ÇEKENLERİN, BUGÜN GIRTLAK GIRTLAĞA GELMESİNİN BİZİM İÇİN KIYMETİ YOK"
Bugün birbirlerine demediklerini bırakmayanlar, yarın çıkarları uğruna can ciğer kuzu sarması olmakta asla tereddüt etmezler. Son seçim sürecinde bunun sayısız örneğini gördük, yaşadık. Masadan kalktı diye, ittifak ortaklarını aşağılık hakarette bulundular, üç gün sonra hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam ettiler. Dün baba-oğul videosu çekenlerin, bugün gırtlak gırtlağa gelmesinin bizim açımızdan hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Değişim adı altında yürütülen kavgalarla bizim işimiz olmaz. Bugün değişim diye Bolu’dan Ankara’ya yürüyenler ve ona her türlü hakareti yapanlar, eee, dün Genel Başkanı’nız Ankara’dan İstanbul’a yürüyordu, e o zaman yollar yürümekle aşınıyor muydu? E şimdi ne oldu? ‘Yollar yürümekle aşınmaz’ demeye başladılar. Bunlar çok kısa bir süre öncesinin tarihini de unutuyorlar. Zihniyet değişmedikten sonra, CHP Genel Müdürlüğü’ne hangi kumpasla kimin getirildiğinin bizim nazarımızda hiçbir anlamı bulunmuyor.
"GENEL BAŞKANLARI'NIN OLMADIĞI BİR PARLAMENTO VAR"
Bu parlamentonun bir bahtsızlığı da var. Nedir o, evet, Genel Başkanları’nın olmadığı bir parlamento var. Niye? E pazarlık yaptılar. Her birine seni cumhurbaşkanı yardımcısı yapacağım derken, kendileri açıkta kaldı. Bu anlayış iflas etmiştir. Şimdi sadece ve sadece kendi işimize bakıyoruz ve Allah nasip ederse 31 Mart'ta yerel seçimlerden alacağımız zafer karnesiyle birlikte ülkemizi çok daha farklı bir istikamete hem merkezi yönetim hem yerel yönetimle beraber yürüteceğiz.