Korkmaz, ekonomik kriz koşullarına rağmen TÜİK’in enflasyonu gerçekte olduğundan daha düşük göstermeye devam ettiğini belirtti.
Korkmaz, yaptığı açıklamada, “TÜİK'in verilerine göre Aralık'ta enflasyon aylık yüzde 2.93 yıllık yüzde 64.77 oldu. Gerçekte ise üç haneli oranlarda seyreden enflasyon memurları, ücretli çalışanları, emeklileri, yoksulları ezip geçmektedir.
Konfederasyonumuzun araştırmasına göre son altı aylık enflasyon %50.6 artarken son bir yıllık dönemde ise %100.2 arttı. Aralıkta gıda fiyatları %6,2 arttı. Açlık sınırı 16 bin 483 liraya, yoksulluk sınırı da 46 bin 837 liraya yükselmiştir.
Kamu çalışanlarına zam olarak sunulan, altı aylık enflasyonun %37,57’lık farkı ile %29,78’lik enflasyon farkı zammı artı %15 oranındaki toplu sözleşme zammı da yaraya merhem olmayacaktır. Ağustos 2023 yılında yapılan toplu sözleşme zammının yetersiz kalacağını belirtmiştik. Bir kez daha aynı tablo yaşanmış kamu çalışanları enflasyona ezdirilmiştir.
Biz önceki yıllarda yaşadığımız kayıpların telafi edilemediği gibi iktidar memura hak ettiği zammı yapmamak için TÜİK rakamlarına sarılmıştır.
Ağustos ayındaki toplu sözleşme masasında maddi taleplerinin hiç birini kabul ettiremeyen sözde yetkili konfederasyon, iktidarın verdiği yüzde 15’lik zammı yüksek enflasyon kılıfına sararak kamu çalışanlarına ve emeklilerine yüzde 49.25 gibi yansıtacaktır. Masaya üç ayda bir zam ve üç ayda bir enflasyon farkı talebiyle oturup hiçbir talebini kabul ettiremeyen sözde yetkili konfederasyon “övüneceği” yüzde 49,25’lik zammın sadece 15 puanlık kısmı toplu sözleşmeyle alındı. Geri kalan 29,78 puanlık kısım enflasyon farkından kaynaklanmaktadır.
Hükümet, TÜİK aracılığıyla kamu emekçilerinin haklarını gasp ettiği gibi, her ay daha da zorlaşan hayat şartlarında, enflasyon farklarını aylık olarak maaşlara yansıtmayarak kamu emekçilerini binlerce lira zarara uğratmaya devam etmektedir.
TÜİK’e göre konut harcamaları geçen yıl yüzde 40 artmış. Konut kiralarının iki-üç kat arttığını bilmeyen ve yaşamayan yok. Yine aynı TÜİK giyecek fiyatlarının geçen yıl yüzde 40 arttığını ileri sürüyor. Bu oranların hiç birisinin inandırıcılığı yok.
Emeğimizi yok sayamazsınız ve artık yeter diyoruz!
Maaşlar market kasasında eriyor, ev kirası memurun maaşını bitirmektedir.
Enflasyon farkı zam değildir. Memurun alım gücünü koruyacak ve yükseltecek zam maaşlara uygulanmak zorundadır.
Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş zammı, yandaş konfederasyon ile yapılan mutabakat ve TÜİK’in şaibeli enflasyon rakamları uyarınca değil, emekçilerin içinde bulunduğu derin yoksullaşma ve alım gücü kaybı dikkate alınarak yapılmak zorundadır” cümlelerine yer verdi.