31 Mart’ta gerçekleştirilecek yerel seçimler öncesi çalışmalarını sürdüren Milliyetçi Hareket Partisi Bolu Belediye Başkan Adayı İlhan Durak, hemşehri dernekleri ile buluşmaya devam ediyor. Önce Bolu’da yaşayan Düzceliler ile bir araya gelen Durak, daha sonra Yığılcalılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği üyeleri ile buluştu.
“BELEDİYENİN SAC AYAKLARI VAR”
Bolu’da bugüne kadar vatandaşa sorulmadan işler yapılarak, insanların mağdur edildiğini vurgulayan Durak “Belediyenin sac ayakları var. Bunlardan biri de vatandaştır. Vatandaşa sormadan birşey yapamazsın. Sac ayağı bazen dört olur. Belediye meclisi, bürokrat, vatandaş bir de meslek grubuyla yapacağın işlerde meslek gruplarını alırsın. Bu dördünün fikir telakkisi yapılmadan rızası alınmadan yapılan işler böyle oluyor. Çok mu zor bu? Neden arsa üretemiyoruz? Genel konjöktürde sıkıntılar olabilir ama yerel yönetimler genelin zararının tahribatının yüzde 30’unu karşılayabilir. Arsa üretirsek arsa fiyatlarında düşüş olur. Bu konut fiyatlarına yansır, konut fiyatlarından kira fiyatlarına yansır. Dedem derdi ki en kötü anlaşma, en iyi mahkeme kararından evladır derdi, o yüzden rızayı almadan iş yapmayın derdi. O yüzden ne iş yapıyorsak yapalım. Karşılıklı rızayı almazsan o işten hayır çıkmaz. Sen mutfağa alsana vatandaşı, her gün topluyorsun şimdi otobüs otobüs. Belediyenin imkanları ile her türlü çalışmayı yapıyorsun. Neden toplamıyorsun vatandaşı? Neden sormuyoruz? Küçücük bir mahallede yan komşunun yeri fazla alınmış, senin ki az alınmış bu toplumsal soruna da neden oluyor. Komşuluk ilişkilerini bozuyorsun. Çok basit işler. Kibiri, zevki sefayı bırakacaksın. Bolu’da yaşayan, Bolu’da büyüyen, Bolu’da evlat yetiştiren bir ebeveyn olarak düşünün. Bir tarafta kibir elaniyet var, bir tarafta zevkü sefa vardı. Neden ortası yok bunun? Tamam yeri geldiğinde ortadan konuşmak gerekir ama vatandaşa değil. Menfaat elde edene konuşacaksın, kepçe kepçe götürene konuşacaksın. Ama vatandaşa konuşamazsın. Vatandaş sana bu bütçeyi oluşturuyor. Vatandaş diyor ki gel ben seçtim, üret, imal et, fırsatlar tanı. Ama malesef yapılmıyor. Sanayi şehri mi, tarım şehri mi, turizm şehri mi?” dedi.
“BİZİM AYNAMIZ İŞİMİZ”
İl Başkanlığı görevinde hiçbir şeye kulağını kapamadığını ve her talebe karşılık vermek için çalıştığını vurgulayan Durak “Bizim aynamız işimiz. Biz hizmet etmek için buradayız. Karınca kararınca yetkisizken bile, il başkanı ricacı bir makamdır, hiçbir şeye kulağını kapamayan, gözünü yummayan bir kardeşinizim. Her şeye kabil değildim ama mücadele ettiğimi herkese göstermişimdir. Şahsım için hiç bir şey istemem. Kimse de diyemez ki İlhan Durak, il başkanlığı sürecinde kendi şahsi menfaatine birşey istedi. Benim Ankara’da da ticaretim var, İstanbul’da da ticaretim var. Ben yardımı bile kabul etmiyorum. Gönül birlikteliği. Biz karınca kararınca alın terimizle çalışıyoruz. İnanmış, iman ettiğimiz bir davamız var. Burada kutsal bir karargah var. Ben burada fayda sağlıyorum, birinin derdine deva oluyorum, birinin yarasına merhem oluyorum bu benim için en kıymetlisi. Ben akşam eve gittiğimde bile hanımdan bugünde görüşemedik diyerek helallik istiyorum. Ama bugün şunu yaptık, şuna vesile olduk diyorum” ifadelerini kullandı.