Türkiye'de gizemli olayların yaşandığı 5 yer arasında gösterilen ve Sakarya’da olduğu iddia edilen 'Azem köyü' yine sosyal medyada ilgi odağı oldu. Bolu’ya sadece 130 kilometre uzaklıkta…
FİLMLERE KONU OLDU!
1921 yılında Sakarya’da yaşanan hikayeye göre bir köyde açıklanamayan olaylar başlayınca köyün 117 hanesi köyden kaçar. İddiaya göre köyü cinî varlıklar basmıştır. Sebebi ise Arapçada ‘savunucu’ anlamına gelen azem büyüsünün yapılmış olmasıdır. Söz konusu hikaye Azem adlı filme de konu edilmiştir.
ARA ARA SOSYAL MEDYA VE EKŞİ SÖZLÜKTE GÜNDEME GELİYOR!
Sakarya'nın hangi ilçesinde yaşandığı bile belli olmayan bu hikaye zaman zaman sosyal medya ve ekşi sözlükte gündeme geliyor.
KÖYÜ ZİYARET EDEN GENÇLERİN VİDEOSU MİLYONLARCA İZLENDİ!
Konu hakkında araştırma yapan video içerik üreticisi gençler, Sakarya'da bu köye gittiklerini iddia ederek bir video çekmişlerdi. Gençlerin bu videosu ise 2 milyonun üzerinde izlenme aldı.
GİZEMLİ KÖYE GİTTİKTEN SONRA EVİNE GİDEN GENÇ KIZ ŞOKA UĞRADI!
Gizemli olaylar ile ilgili Tiktok'ta yayın yapan genç kız, iddialara göre gittiği Azem köyü ile ilgili şu ifadeleri paylaşmıştı: "
"Merhaba arkadaşlar. Hatırlarsanız Sakarya Azem köyünde bir video çektim. Bir takipçim de bana video gönderdi, babası parmağına kına yakılmasının ardından benim düğünüm var diye koşarak gitmiş. Çok etkilendim. Adam kendini daha sonra asmış. Komşusunun oğlu da o ağacın altında bulunmuş ve ora adak noktası olarak belirlenmiş, oradan geçenler sesler duyuyormuş. Ben de gidip orada çekim yaptım, sonrasındaki gün de böyle bir şeyle uyandım."
ELDE VEYA AYAKTA KINA İLE UYANMAK NE ANLAMA GELİYOR?
"İnsanın ruhu uyku halindeyken vücuttan çıkıp değişik alemleri dolaşmaktadır. Bu anlamda baktığımızda rüya da vücuda döndükten sonra geri kalmışların kalıntısıdır. Melek alemini, insan alemini ve cin alemini dolaşan ruh, rüya olarak dolaylı yoldan karşımıza çıkar. Dolaşan ruh dönerken o gezdiği yerlerden bazı ilerin vücutta çıkmasına neden olur. Ruh, uyku halinde buradan geçerken cinler alemine uğramış. Bu buradan sıçramış olabilir. Bu izler kına ya da daha farklı belirtiler halinde de ortaya çıkabilir. Bu durumun dini açıdan hiçbir kesinliği olmasa da muhtemel görüş bu şekildedir."
İşte o paylaşımdaki paranormal olayın tamamı;
Sakarya'da bu köyde 1921 yılına kadar her şey olağan şekilde devam ediyordu. Köylüler hayvancılık ve çiftçilik yapıyor, akşamlarını yemeklerini yiyorlar ve geceye doğru uyuyorlar. Her şey olması gerektiği gibi diyebiliriz.
Ardı ardına gerçekleşecek olaylar bu düzeni bozacak, köylülerin kaçmasına sebep olacaktı.
Köyde geceleri nereden geldiği belli olmayan çığlık sesleri yükselmeye başladı. Önceleri bir şaka olduğu düşünüldü lakin bu sesler günlerce devam edince köylüler korkmaya başladı.
Köy halkı kendi çapında araştırmalar yaptı ama sesin kaynağına ulaşamadılar. Araştırmalar sonuçsuz kalınca gelen sesler dilden dile dolaşmış, teoriler üretilmişti. Bilirsiniz köy yerinde bu tür olaylar büyük yankı yapar. Tabi olaylar bunun kalmadı ve devam etti.
Köy halkının birbirine anlam veremediği kin ve nefreti.
Çığlık sesleri dilden dile dolaşırken köylülerin geçimi olan hayvanlar birer birer ölmeye başladı. Önce bir hastalık veya salgın olduğu düşünüldü lakin öyle bir şey olmadığı kısa sürede ortaya çıktı.
Anlamsız biçimde hayvanlarını kaybeden köylüler, birbirlerinden şüphelenmeye başlamışlardı bile. Hayvanların ölümü tüm köylüleri hem üzmüş hem de öfkelendirmişti. Lakin olay sadece bununla kalmamıştı.
Verimli topraklar, verimsiz bir hâl almıştı. Hayvanlarını kaybeden köylüleri üzecek bir olay daha yaşandı. Bu kez topraklarından verim alamıyorlardı. Kısacası şunu diyebiliriz, köylülerin geçim kaynağı anlaşılmadan sebeplerden ötürü yok olmuştu.
Buraya kadar birinden şüphelendiniz değil mi? Evet, açık olmam gerekirse köylünün teki yapmıştır diyordum. Lakin diğer olayları okuyunca yeni teoriler üretmeye çalışacaksınız.
Olayın seyrini değiştiren, şüpheleri ortadan kaldıracak yeni olaylar yaşanmaya devam ediyordu. Köydeki hamile kadınların art arda düşük yapması, olayın boyutunu değiştiriyor ve tam anlamıyla paranormal kılmaya yetiyordu.
Birden fazla kadının aralıklarla düşük yapması kafalarda soru işaretlerine neden oluyordu. Tüm bu soru işaretleri medyaya yansıyor, gazetelerde yayınlanıyordu.
Kaybolan çocuk ve esrarengiz dönüşü.
Kaynaklara göre ise olaylar sadece bu kadarla kalmıyor yeni olaylar yaşanmaya devam ediyor. Köydeki bir kız çocuğu kayboluyor ve günlerce arama yapılıyor. Tüm aramalar sonuçsuz kalıyor ve bulunamıyor. Umutlar tükenmişken bir gece yarısı küçük kız çocuğu evin kapısını çalıyor.
ve ailesi kısa süreli bir çok geçiriyor. Çünkü kızın saçları kazınmış, gözleri kör olmuş haldeydi. Bir gariplik daha vardı, küçük kız sadece Latince konuşuyordu. Tüm bu yaşananlar Türkiye gündemine oturuyor ve dilden dile dolaşıyor.
Azem Köyü halkı birçok olaydan sonra köyü terk etme kararı alıyor. Yaklaşık 170 hane bir den, bir gecede köyden ayrılmış ve yeni hayat kurmuşlardır. Hala konuşulan bu olayla ilgili bir çok teori üretilmiştir. Köyün lanetlendiği, ve köye azem büyüsü yapıldığı hala konuşulmaktadır
bazı kaynaklarda 120 bazı kaynaklarda 170 olarak görünmektedir. Araştırmalar sonuçsuz kalınca gelen sesler dilden dile dolaşmış, teoriler üretilmişti. Bilirsiniz köy yerinde bu tür olaylar büyük yankı yapar. Tabi olaylar bunun kalmadı ve devam etti."