Hayatını ülkesi ve milletine hizmet yolunda tamamlamış olan Atatürk, ülkenin içinde bulunduğu zor şartlara ve sınırlı imkânlara rağmen milletinden aldığı güç ve kararlılıkla bağımsız ve millet egemenliğine dayanan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna liderlik etmiştir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, övgüye değer birçok meziyeti şahsında toplamış büyük bir devlet adamıdır. Çanakkale cephesi başta olmak üzere Birinci Dünya Savaşı’nda ve Kurtuluş Savaşı’nın her aşamasında gösterdiği mücadele ruhuyla, ileri görüşlülüğüyle, üstün liderlik vasfıyla ve askeri dehasıyla adını duyurmuştur. Bu nitelikleriyle sadece milletimizin değil, tüm dünyanın sevgisini ve saygısını kazanmış bir liderdir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin özünde, damarlarında hiç sönmeyen bağımsızlık ateşini yeniden yakarak bu coğrafyadan silinmek istenen, benliği yok edilerek tarihteki izleri unutturulmak istenen bir milletin küllerinden yeniden doğmasına önderlik etmiştir. En büyük ideali, Türkiye Cumhuriyeti’ni birlik ve beraberlik içinde müreffeh bir ülke olarak muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak olmuştur.
Bugün bizler de Atatürk’ün gösterdiği istikamet doğrultusunda Cumhuriyetimizin temel değerlerini koruyarak, kazanımlarını arttırarak ülkemizi hak ettiği muasır medeniyetler seviyesine çıkarma gayreti içerisinde, yolumuza kararlılıkla devam ediyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerimle, vefatının 85. yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aziz hatırasını saygı ile yâd ediyor; O’na, kahraman silah arkadaşlarına, aziz şehitlerimize ve ebediyete irtihal eden şanlı gazilerimize Allah’tan rahmet diliyorum.