Osmanlı Mimarisinde Büyük Kubbe Denemesi
Kareye yakın dikdörtgen bir plana sahip olan cami, Osmanlı mimarisinde büyük kubbe yapımının denendiği erken dönem örneklerinden biri. 8 duvar payesi üzerine oturan 19.50 metre çapındaki tromplu kubbesi, bu mimari gelişimin önemli bir göstergesi olarak dikkat çekiyor.
Özgün Mimarisiyle Dikkat Çekiyor
Caminin giriş bölümünde küçük yivli bir kubbe yer alırken, büyük bir niş içinde yer alan cümle kapısı mermer sövelerden oluşan dikdörtgen bir forma sahip. Üst köşeleri kavisli üzengilerle süslenen kapı, Osmanlı’nın erken dönem süsleme anlayışını yansıtıyor.
İç Mekânda Özgün Detaylar
Kuzey kısmında bulunan ve 8 ahşap sütunun taşıdığı mahfil, caminin cümle kapısı aksında içe doğru kavisli bir şekilde uzanıyor. Mihrap nişi çok kenarlı ve niş kavsarası kademeli olarak tasarlanmış.
Malzeme ve Mimari Özellikleri
Caminin beden duvarlarının büyük bölümü moloz taştan inşa edilirken, saçak silmeleri pahlı ve düz silme tekniğiyle yapılmış. Kütlesel mimarisi nedeniyle yapı içinde oldukça az pencere yer alıyor. Minare ise kare taş kaide üzerine oturtulmuş kısa silindirik bir gövdeye sahip.
Aslına Uygun Şekilde Korundu
Yıldırım Bayezit Camii, farklı dönemlerde onarımlar görmesine rağmen, orijinal yapısına sadık kalınarak günümüze ulaşmış durumda. 643 yıldır tüm görkemiyle ayakta duran bu eşsiz yapı, Osmanlı mimarisinin erken dönem örneklerinden biri olarak Mudurnu’nun tarihi mirasını yaşatmaya devam ediyor.